27 Kasım 2011 Pazar

Seni anlattım yine.




Bitecek elbet.
Elbet bir sabah seni düşünmeden başlayacağım güne.
Seni unutmak, tamamen bitirmek; aylarımı hatta belki yıllarımı alacak bilmiyorum
ama dedim ya bitecek.
Sen içimde biteceksin.

Kalbime yakışmıyorsun.
Senin orada daha fazla yaşamanı istemiyorum.
Canımı her geçen gün biraz daha yakmanı istemiyorum.

Gözlerimin önünde o kızla yaşadığın aşk,
Her geçen gün beni senden uzaklaştırıyor.

Ben ayrıldığımızdan beri senin gelmediğin, sensiz geçirdiğim günleri sayıyorum.
3 gün,
5 gün,
10 gün ,
15 gün,
18 gün !
Evet sevgilim bu gün tam 18 gün oldu.
18 gün çok değil diyeceksin elbet haklısın belki de kendince.
Ancak bana yaşattıklarına bakınca 18 gün çok uzun bir zaman.
Çünkü yalnızca biz ayrılalı değil,
Sen ve o; sevgili olalı,
sen ve o; 'siz' olalı da 18 gün oldu.
Beni üzen de bu, beni içten içe öldüren de bu.
İşte bu yüzden 18 gün çok uzun bir zaman.

18 gündür yaşadığınız aşkı izliyorum.
Onun sana söylediği, senin ona söylediğin aşk sözlerini görüyorum haberlerinizi alıyorum oradan buradan.

Onu da özlüyormuşsun mesela görmeyince.
Evleriniz de yakınmış, okullarınızda.
Ailesi de seviyormuş seni.
Mutlusun ya işte ben bundan rahatsız oluyorum.

Evet doğru duydun mutlu olaman beni rahatsız ediyor.
Bensiz mutlu olman beni rahatsız ediyor.


Sana artık asla sarılamayacak olmanın düşüncesi beni bitirse de
Seni çok fazla özlesem de,
seni asla affetmeyeceğim.

Hoş sen zaten gelmeyeceksin ya neyse.

Bir gün sana "istersem senden vazgeçebilirim" dediğimde 
"ağlayan yine sen olursun, çok ağlatırım" demiştin gülüp geçmiştim.
İşte tam da o an seni ciddiye almalıymışım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hadi Sen de Fısılda