7 Temmuz 2011 Perşembe

Ev Hanımlığı Ne Zor, Ne Berbat Bir Şeymiş Yahu.

Blog ah blog.
Yazamıyorum ne zamandır.
Zaten çok sık girip yazmıyordum ama en yazından takip ettiğim okuduğum insanlar vardı.
Şimdi onları okumaya bile fırsat bulamıyorum.
He bu arada annem iyi, çok iyi :)
Böyle yoğunum gibisinden konuştum ama öyle havalı bi yoğunluk değil bu.
Bu yaşımda abla oldum demiştim geçen yazıda.
Cık abla değil anne oldum, ev hanımı oldum.

Annem sürekli kardeşimle ilgilenmek zorunda ve zor bi doğumdan çıktığı için ona iş yaptırmaya kıyamıyorum.
Ablamda çalışmaya başladı.
Anlayacağınız bütün ev işleri bana kaldı.
Öğlen 12'e kadar uyuyorum.
Sonra kalkıp kahvaltı yapıyorum.
Onun bulaşığını yıka evi süpür, sil, toz al derken akşam yemeği vakti geliyor.
Neyse ki yemeği genelde annem yapıyor o arada bende bebişle ilgileniyorum.
Sonra yemek yeniyor bulaşık yıkıyorum.
Hoop Çay.
Her akşam çay mı içilir yahu.
Biz içiyoruz.
Onun bulaşığı derken ben ölüp bitiyorum.
Bi de arada gelen misafirler, annemin süt olsun diye yediği meyveler, içtiği sular var onlardan bahsetmiyorum bile !
Ölüyorum bitiyorum. Sonra da yatıp uyuyorum.
Dün bulaşık makinasını kullanayım dedim.
Yediğimiz gibi hop makinaya doldurmaya başladım annem atladı. Önce onları sudan geçirecekmişiz.
He oldu canım, yıkarım daha iyi dedim ve giriştim yine bulaşığa.
Almayalım o zaman makina.
Sudan geçirip tertemiz dolduruyorum makinaya çalıştırıyorum sonra 'sen ne yaptın ki makina yıkadı' oluyor.
Hiç bi şey göründüğü gibi değil millet.
Özellikle beylere sesleniyorum.
Kadın olmak zor-muş- çokk zor-muş- !

2 yorum:

Hadi Sen de Fısılda